Kate Winslet ve Leonardo DiCaprio’nun başrolleri paylaştığı ‘Titanic’ filmi, 1997’de vizyona girmişti. Üst üste 15 hafta boyunca gişenin zirvesinde kalan Titanik, 200 milyon dolarlık bütçeyle çekilirken, 1.8 milyar dolar hasılat elde etti ve 12 yıl boyunca gişe hasılatı rekorunu elinde bulundurmuştu.
Kanadalı yönetmen James Cameron’ın imzasını taşıyan unutulmaz film, ‘En İyi Film’ ve ‘En İyi Yönetmen’ dahil 11 dalda Oscar heykelciğinin sahibi olmuştu.
“TAM BİR ROMANTİK, DEĞİL Mİ?”
Tüm zamanların en romantik yapımlarından biri olarak değerlendirilen ‘Titanic’te Rose DeWitt Bukater karakterini canlandıran İngiliz oyuncu Kate Winslet (48), Vanity Fair’a verdiği röportajda, filmdeki öpüşme sahneleriyle ilgili konuştu.
Röportaj sırasında filmdeki Leonardo DiCaprio’nun (49) canlandırdığı Jack Dawson ile ilk öpüşmelerinden hemen önce yer alan ünlü “Uçuyorum!” sahnesi izleilen Winslet, şöyle konuştu:
Tanrım, Jack tam bir romantik, değil mi? Dünyadaki her genç kızın Leonardo DiCaprio ile öpüşmek istemesine şaşmamalı! Ama bu sahnenin perde arkası sanıldığı kadar iyi değildi.
“SÜREKLİ ÖPÜŞÜYORDUK”
Kate, bu sözlerini; “Sürekli öpüşüyorduk. Benim çok açık renk bir makyajım vardı ve çekimler arasında ikimizin de makyajını kontrol etmem gerekiyordu. Ne zaman öpüşsek her çekimden sonra karamelli çikolata yemiş gibi görünüyordum çünkü onun makyajı benim yüzüme bulaşıyordu” şeklinde açıkladı.
“Leo ise yüzünden bir parça eksikmiş gibi görünüyordu çünkü benim makyajım da ona bulaşıyordu” şeklinde devam eden ünlü isim, “Tanrım, tam bir karmaşaydı!” dedi.
“LEO GÜLMEDEN DURAMIYORDU”
Rose’un geminin güvertesinde Jack’e doğru yürüdüğü sahneyi izleyen Winslet, “O lanet korsenin içinde ne kadar nefes alamıyordum! Bu sahneleri çekmek tam bir kabustu. Çünkü Leo gülmeden duramıyordu ve bu sahneyi yaklaşık dört kez yeniden çekmek zorunda kaldık. Yönetmen James Cameron o sahne için özel bir ışık istiyordu ve bulunduğumuz noktada gün batımından gelen ışığın yeri sürekli değişiyordu” dedi.
“O sahneyi çektiğimiz yere bir merdivene çıkarak ulaşıyorduk, bu nedenle saç ve makyaj ekibi bize rahatça ulaşamıyordu” şeklinde konuşan aktris; şöyle devam etti:
Filmde tamamen doğal görünüyor ama karakteri Jack Dawson şezlonglarda yatmak zorunda kalan biri olduğu için, Leo’ya bronzlaştırıcı makyaj yapılıyordu. Öpüşme sahnelerinde elbisemin bir tarafına onun makyaj malzemelerini, fırçalarını ve süngerini, diğer tarafına da kendiminkileri saklayıp çekim arasında makyajlarımızı düzeltiyordum.