Irak’ı, Pakistan’ı, İdlib’i Vurdu! İran Haklı Haksız mı?

İran’ın 24 saat içinde Irak’ta, Suriye’de, Pakistan’da belirlediği hedefleri, hem füze hem de insansız hava araçlarıyla vurması son derece sıradışı ancak önemli bir gelişme. Ülkenin içte de dışta da ciddi güvenlik sorunlarıyla karşı karşıya olduğu düşünülürse bu hayli cesur aynı zamanda da riskli operasyonları neden yaptığını anlamak kolaylaşabilir.

Yandaş medyada elbette İran’a sevgiyle yaklaşılmaz malum, dolayısıyla onların “İran, Hamas-İsrail savaşında itibar kaybetti, ondan bu ülkelere saldırdı” gibi saçmalıklarıyla açıklanmayacak kadar önemli nedenler var İran’ın bu hareketinin arkasında. Rejimine en ufak bir yakınlık duymadığım İran’ın hakkını teslim etmem gerek. İran’ın artık macera arayan bir ülke olmadığını, halkına mutluluk vermese de “yönetimi kökleşmiş” bir devlet olduğunu görmekte yarar var.

SALDIRININ GEREKÇELERİ

İran bu saldırıları yapmakta haksız değil. Neden mi?

Aralık 2023’te İran’ın Sistan Beluçistan eyaletinde, Pakistan sınırına yaklaşık 60 km mesafede bulunan Rask’taki bir polis karakolu silahlı kişiler tarafından saldırıya uğramış, 11 İranlı güvenlik görevlisi Ölmüştü. Saldırıyı gerçekleştiren, İran’ın terörist ilan ettiği Sünni Ceyş el Sadil (Adalet Ordusu) idi. Pakistan topraklarında faaliyet yürüten örgüt, İran’ın çoğunlukla Sünnilerin yaşadığı doğu eyaletini İran’dan koparmak isriyor. İran Aralık’taki bu saldırının intikamını 16 Ocak’ta komşu Pakistan’ın Belucistan bölgesindeki sınır kasabası Panjgur’aa sürpriz bir saldırı düzenleyerek aldı.

Ocak ayında, ABD tarafından 2020 yılında ölüdürülen Kudüs Gücü Konutanı General Kasım Süleymani’nin İran’ın Kerman eyaletindeki anma etkinliğinde gerçekleştirilen ikiz patlamalar sonucu 94 kişi yaşamını yitirmişti. Saldırıyı IŞİD-Horasan örgütü üstlenmişti. İran bu saldırının İrail-Hamas savaşından sonra gerçekleştiğini düşünerek İsrail hedeflerini vurma planını devreye soktu. Bu nedenle Irak Kürdistanı Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) başkenti Erbil’i füzelerle, kamikaze insansız hava araçlarıyla vurdu. Irak, İran’ın müttefiki aslında ama Kürdistan yönetimi ABD ile İsrail’e çok yakın. İran Devrim Muhafızları saldırılarının İsrail’in dış güvenlik teşkilatı Mossad’ın Erbil’deki “casusluk merkezini” yok ettiğini iddia etti.

Gerçekten de Erbil saldırısında Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ile yakın bağları olan Kürt işadamı Peirev Macid Ağa Dezaei’nin evi de vurulmuştu. İran haber ajansı Tasnim saldırıda ölen Dezaei’nin “Mossad’ın çok önemli bir elemanı” olduğunu, IKBY’den İsrail’e petrol ihracatıyla ilgilendiğini duyurdu. IKBY’den İsrail’e günde 1,03,000 varilden fazla petrol ihraç ediliyor bilindiği gibi.

Aynı gün İran, Suriye’nin cihatçılarca kontrol edilen kuzeybatı bölgesi İdlib’e en az dört balistik füze fırlattı. İran, Afganistan’ın doğu vilayetlerinde faaliyet gösteren IŞİD-Horasan örgütü mensuplarının İdlib’de eğitim aldıklarını söylüyor.

İran’ın yaptığı bu. Savunmuyorum, hiçbir ülkenin sınır ötesi operasyonlarını savunmam. Ama İran’ın gerekçeleri bunlar, onu vurguluyorum. Bu bir devlet refleksi. Güvenlik gerekçesiyle Türkiye’nin sınır ötesi operasyonlar yapmasına itiraz etmeyenler İran için de konuşmamalılar.

KRİZ GÜNEY ASYA’YA SIÇRAYABİLİR

Ancak, İran’ın Pakistan’da belirlediği hedefleri vurması bir ilk, Güney Asya’da bir krizin kıvılcımı da olabilir. Ama gerçek şu ki İran üç coğrafyada birden operasyon gerçekleştirerek ilk kez bu kadar yaygın bir alanda askeri varlığını hissettiriyor. IKBY’nin İran’a savaş açacak hali yok, İdlib’den de açık bir cephe açılmaz İran’a karşı ama aynı zamanda nükleer bir güç olan Pakistan, İran’ın saldırısına karşılık verirse hiç beklenmedik bir yerden felaket bir kriz patlayabilir.

Hamas’la meşgul olduğunu düşündüğümüz İsrail’in Lübnan ile Suriye’de İran’ın, Hamas’ın, Hizbullah’ın liderlerini ortadan kaldırdığı anımsanmalı. İsrail, savaşı yayma peşinde. Çünkü Hamas’ı bitiremediği bu savaşa İran’la, Hizbullah’ı çekerek İran/Hizbullah karşıtı batılı müttefiklerini de yanına almak istiyor. Bu ittifaka IKBY’nin de, İran’dan nefret eden kimi Sünni ülkelerin de dolaylı da olsa destek vermeyeceği ne malum?

O nedenle İran, kendisine yönelik saldırıların kaynağı olduğunu düşündüğü yerleri vurarak İsrail’le dolaylı olarak savaşıyor.

Artık sadece bölge değil, Güney Asya’da Gazze’dir, Kürdistan da.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir